Neşe Sever İlkokulu öğrencileri, kaleme aldıkları “Küçük Kalemler Büyük Hayaller” kitabıyla okuma ve yazma konusunda akranlarına örnek olmayı hedefliyor.
Beylikdüzü’nde eğitim veren okulun 3-E sınıfı öğrencilerinin hazırladığı kitapta, minik yazarlar anılarının yanı sıra hayallerini hikayeler ve öyküler aracılığıyla okurun beğenisine sunuyor.
Okul müdürü Asım Aykaç, projeye ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğretmen Gülay Gökçe rehberliğinde, öğrencilerin yıl başından itibaren çalıştıklarını belirterek, “Öğrencilerin hazırladığı bu projeye Neşe Sever ailesi olarak destek veriyoruz. Bu anlamda 30 çocuğumuz birer hikaye yazarak, bir kitap oluşturdu. İnşallah hem anne babalarına hem de ülkemize hayırlı birer evlat olarak yetişecekler. Bu kalemlerin içinden belki de nice yazarlar çıkacak. Çocuklarımın bu doğrultuda çalışacaklarına inanıyorum ve güveniyorum. Yolları açık olsun.” dedi.
“Kitabın içerisinde 30 öğrencimin birer hikayesi var”
Uzman öğretmen Gülay Gökçe de kitap projesinin sınıf başkanlığı vaadiyle ortaya çıktığını söyledi.
Öğrencilerine düzenli olarak kitap okuttuğunu ve günlük tutturduğunu aktaran Gökçe, “Yarıyıl tatilinde çocuklardan hikaye yazmalarını istedim. Döndüklerinde Türkçe defterlerini okurken çok güzel hikayeler yazdıklarını fark ettim. Çocuklara ‘Bunu kitaplaştırabiliriz. Kendi sınıfımızın bir kitabı olur.’ demiştim. Sınıf başkanı seçimi sırasında da adaylardan Adil Enes Terzi, ‘Bu hikayeleri ben kitaplaştırabilirim.’ dedi. O seçilince de bu projemizi gerçekleştirdik. Kitabın içerisinde 30 öğrencimin birer hikayesi var. Kimisi hikaye, kimisi masal, kimisi de bir hayalini, anısını yazmış. Gönüllerindekini döktüler. Çok da güzel oldu. Kitabı görünce, kendilerini yazar gibi hissetmeleri onları çok mutlu etti. Umarım gelecekte de bu proje onlar için güzel bir başlangıç olur.” diye konuştu.
Gökçe, sınıf olarak okumaya çok önem verdiklerini ve sınıf kitaplığı oluşturduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Çocukluğumuzda sınıf kitaplığımızda aldığımız, verdiğimiz kitabı ve tarihi yazar imza atardık. Ben aynı sistemi sınıfımda devam ettiriyorum. Çocuklar sınıf kitaplığından aldığı kitapları okuyor, sonra teslim ederek imza atıyor. Tabii ki bununla kalmıyorum. Onların okuduklarını kontrol etmek amaçlı her hikayenin yanına bir öykü haritası veriyorum. Onlar haritadaki şablonda kahramanları, hikayenin ne anlattığını, ana fikrini yazıyorlar. Arkasına hikayenin bir bölümünün resmini yapıyorlar. Böylece okuduklarından da emin oluyorum. Biraz heveslendirerek biraz da ödevlendirerek okumayı sevdirmeye çalışıyorum. Çünkü günümüz dünyasında çocukların algılarını başka yönlere çekecek birçok etken, görsel var. Kitap okumaya onları yönlendirmek biraz zor. Bu zoru elimizden geldiğince başarmaya çalışıyoruz.”
Sınıf kitaplığında maceradan bilim kurguya, tarihten çocuk dergilerine çok çeşitli eserlere yer vermeye çalıştığını ifade eden Gökçe, “Her alanda ilerleyebilmeleri ve birçok yazı okuyabilmeleri adına, sınıf kitaplığımızın içeriği zengin. Denemeler, Atatürk kitapları, çeşitli bilim kitapları… Bunları okuyarak kendi alanlarına da yönelmiş oluyorlar.” değerlendirmesini yaptı.
Gülay Gökçe, kitabın Neşe Sever İlkokulu öğrencilerine dağıtıldığına ve ikinci kitabı da yazmak istediklerine işaret ederek, “Belki bunu ikinci kitabımızla birlikte çoğaltabiliriz. Farklı okullara dağıtabilir. Belki kitap fuarına katılabiliriz. Böyle düşüncelerimiz var. Umarım öğrenciler için bu kitap çok güzel bir anı ve başlangıç olur. Çünkü okumaktan ziyade yazmak çok daha önemli.” ifadelerini kullandı.
“Bu kitap, benim ve arkadaşlarımın okuma, yazmaya ilgisini arttırdı”
Projeyi ailesinin de desteğiyle hayata geçiren sınıf başkanı 9 yaşındaki Adil Enes Terzi, “Kitap, benim sınıf başkanlığı vaadim olarak ortaya çıktı. Sınıfımızın sınıf başkanlığı seçimleri vardı ve ben de sınıf başkanı olmayı çok istiyordum. Aday olarak hazırladığım konuşmamda vaatlerimden bahsettim. Bunların içerisinde tiyatro gösterisi yapmak, yemek partisi, futbol turnuvası düzenlemek ve çikolata dağıtmak gibi vaatler vardı. Ayrıca sınıfımıza özel bir hikaye kitabı da yapmak vardı.” dedi.
Kitapta “Şeker Adası” başlıklı hikayeyi kaleme alan Terzi, arkadaşlarının bir dönem boyunca geliştirdikleri hikayelerini, ailesinin de katkısıyla bastıklarını anlattı.
Terzi, okumanın önemine işaret ederek, “Bu kitap eminim hem benim hem de arkadaşlarımın okuma ve yazmaya ilgisini arttırdı. Biz çocuklar daha çok okumalı, yazmalıyız. Ancak bu şekilde ülkemizin geleceğini geliştirebiliriz. Bu çok güzel bir kitap projesiydi. Başka kitap projelerimizle, okuma yazma serüvenimiz devam edecek.” değerlendirmesini yaptı.
“Kahramanlarımı arkadaşlarımdan yararlanarak yazdım”
Evdeki kuşundan etkilenerek “Keltoş” isimli hikayeyi kaleme alan Kutay Aslan, projenin kendisine önemli katkılar sunduğunu söyledi.
Ela Yaz Kılıç, şiir yazmayı çok sevdiğine vurgu yaparak, kitap aracılığıyla yazı yazma yeteneğinin geliştiğini ifade etti.
Eylül Nisa Tahtacı, farklı hikayelerden bir yazı oluşturduğunu belirterek, “Kahramanlarımı arkadaşlarımdan yararlanarak yazdım. Kitabın bana katkısı ise okumamı geliştirdi, güzel yazmaya başladım. Ben de şiir yazmayı çok seviyorum. Hikayeme şiirlerden de cümlelerle katkı sağladım. Hikayemi ailem de okudu. Annem, babam çok sevindi ve beni tebrik ettiler.” dedi.
Projenin kendisini çok mutlu ettiğini dile getiren Eymen Kutlu da “Sınıf başkanımız Adil Enes sayesinde oldu bu kitap. Ben çok istekle, mutlu olarak yazdım hikayemi. İlk yazarken yoruldum. Sonra baktım ki çok güzel bir hikaye yazmışım. Ailem de çok mutlu oldu. Hikayemde Edirne’de, köyde neler yaptığımızı anlattım.” diye konuştu.
Kitapta kardan adamdan etkilenerek “Beyaz Paşa” adlı bir hikaye yazdığını söyleyen Bade Ertaş ise yazı yazmayı çok sevdiğinin altını çizdi.
